ABD’li Kuruluşun B.C.’de Kamp Lisansı Başvurusu Egemenlik Tartışmalarını Alevlendirdi

ABD’li Kuruluşun B.C.’de Kamp Lisansı Başvurusu Egemenlik Tartışmalarını Alevlendirdi

Vancouver Adası ve çevresinde 77 noktada kamp alanı kullanımı için başvuran ABD merkezli National Outdoor Leadership School (NOLS), Britanya Kolumbiyası’nda yoğun tartışmalara yol açtı. Kuruluş, 2026 yazında Washington’dan Alaska’ya yapılacak deniz kayağı gezisi kapsamında 8–10 kişilik gruplar için kamp alanları talep ediyor.

NOLS’un 2006’dan bu yana benzer izinlere sahip olduğu ve B.C. kıyılarında 1990’lardan beri faaliyet gösterdiği biliniyor. Ancak bu kez başvuru sayısının yüksekliği ve Kanada-ABD ilişkilerindeki siyasi gerilimler, özellikle Vancouver Adası sakinleri arasında kaygılara neden oldu.

Esquimalt’ta yaşayan Karen McCarthy, “Bu kadar çok alanın lisansa dahil edilmesi ve yerel topluluklarla yeterli istişare yapılmaması endişe verici” dedi. Sosyal medyada yapılan yorumlarda da lisansın askeri amaçlarla kullanılabileceği veya kalıcı yapılar inşa edileceği yönünde spekülasyonlar dile getirildi.

NOLS ise planlanan gezinin sadece mezunlara yönelik olduğunu, askeri bir faaliyet içermediğini ve hiçbir yapının inşa edilmeyeceğini açıkladı. Şirketin yetkilisi Rich Majerus, “Hava koşulları ve acil durumlar için tüm alanları kapsayacak şekilde başvuruyoruz, hepsi kullanılmayacak” ifadelerini kullandı.

B.C. Su, Arazi ve Kaynak Yönetimi Bakanlığı, lisansların başvuru sahiplerine özel mülkiyet hakkı vermediğini ve halkın bu alanları kullanmaya devam edebileceğini belirtti. Başvurunun 5 Ekim’e kadar kamuya açık olduğunu ve ardından yangın riski, kirlilik ve çevresel etkiler açısından değerlendirileceğini duyurdu.

Yerel turizm sektörü ise bölgedeki kontrolün yabancı şirketlere bırakılmasından rahatsız. Kwikwasut’inuxw Ulusundan Mike Willie, “Öncelik yerli halk ve bölge sakinlerine verilmeli, dışarıdan gelenlere değil” diyerek başvuruyu eleştirdi.

Öte yandan bazı sosyal medya kullanıcıları, NOLS’un uzun yıllardır B.C.’de faaliyet gösterdiğini ve doğaya zarar vermeyen “iz bırakma” politikalarıyla bilindiğini hatırlatarak başvuruyu savundu.

Tartışma, sadece çevresel boyutuyla değil, aynı zamanda Kanada’nın ekonomik ve ulusal egemenliğiyle ilgili kaygıları da gündeme taşıdı. Özellikle sosyal medyada “51. eyalet” benzetmeleriyle yapılan yorumlar, Kanada-ABD ilişkilerine dair derin şüpheleri yansıtıyor.